Namazın Farz Olmasının Şartları

Namazın Farz Olmasının Şartları

Namazın kişiye farz olmasının şartları nelerdir? Namaz ibadetinin farz olması için gereken şartlar.

Bir insana namazın farz olmasının şartları şunlardır:

NAMAZ İBADETİNİN FARZ OLMASI İÇİN GEREKEN ŞARTLAR

1. Müslüman Olmak:

Namaz müslüman olan erkek ve kadın herkese farzdır. Küfür ehline namaz kılmak farz değildir. Çünkü onlar dünya ve âhirette İslâmî hükümlerin ayrıntısından (fürû’) sorumlu değildir. Onun âhiretteki cezası küfrünün karşılığıdır. Çoğunluğa göre ise küfür ehli, dinin fürûu ile de muhataptır. Âhirette bundan ötürü azap görecektir.

Sonradan İslâm’a girenin, geçmiş namazları kaza etmesi gerekmez. Allah Teâlâ şöyle buyurur: “Kâfirlere de ki; eğer küfürlerine son verirlerse geçmişteki günâhları örtülür.” [1] Hz. Peygamber de; İslâm daha öncesini siler” [2] buyurmuştur. Hanefîlere göre, dinden çıkanın (mürted) geçmiş namazları kaza etmesi gerekmez. Fakihlerin çoğunluğuna göre ise dinden çıkanın, bir ceza olarak, geçmiş namazlarını kaza etmesi gerekir.

Küfür ehlinin yaptığı tâat ve hayırlara gelince, eğer küfür üzere ölürse bunların âhirette kendilerine bir yararı olmaz. Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurur: “Biz imansızların yaptığı her işi ele alır, onu toz duman ederiz.” [3]

Eğer daha önceden tâat ve hayır işleyen imansız bir kimse sonradan İslâm’a girse, bunlardan ötürü sevap alır. Delil şu hadistir: “Hakîm İbn Hızâm (r.a.), Rasûlullah (s.a.s)’e şöyle sorar: “Bana, cahiliye zamanımda ibadet niyetiyle yaptığım işlerden haber ver. Benim için bunlardan ötürü sevap var mıdır?” Hz. Peygamber ona şöyle buyurdu: “Daha önceden işlemiş olduğun hayırları da koruyarak müslüman oldun.” [4] Bu konuda sağlam görüş şudur: Küfür ehli kişi, sadaka vermek veya akrabaya ihsanda bulunmak gibi iyilikler yapsa, sonra da müslüman olsa ve müslüman olarak ölse, bunların hepsinin sevabı kendisi için yazılır.[5]

2. Ergenlik Çağına Girmiş Olmak:

Henüz ergenlik çağına ulaşmamış bulunan çocuklara namaz farz değildir. Çünkü Allah’ın Elçisi şöyle buyurmuştur: “Üç kişiden sorumluluk kaldırılmıştır: İyileşinceye kadar akıl hastasından, uyanıncaya kadar uykuda bulunandan, ergenlik çağına girinceye kadar çocuktan.” [6] Ancak namaza alıştırmak için yedi yaşından itibaren erkek veya kız çocuklarına namaz kılmaları emredilir.

Hadis-i şerifte şöyle buyurulur:

“Yedi yaşında çocuklarınıza namaz kılmayı emredin. On yaşında namaz kılmazlarsa, onları hafifçe te’dîb edin ve yataklarını ayırın.” [7]

Bu hadisteki emir, çocuğun kendisine değil velisinedir. Nitekim Kur’an-ı Kerîm’de şöyle buyurulur:

“Ailene namazı emret ve kendin de ona sabırla devam et. Biz senden bir yiyecek istemiyoruz, aksine biz seni rızıklandırıyoruz. Sonuç, ancak takvâ iledir.” [8] “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olacak bir ateşten koruyun” [9]

3. Akıllı Olmak:

Akıl İslâmî yükümlülüklerin dayanağıdır. Bu yüzden Hanbelîler dışında çoğunluk fakihlere göre, akıl hastasına namaz farz değildir. “Akıl hastasından, iyileşinceye kadar sorumluluğun kaldırıldığını” bildiren hadis bunun delilidir.

Uyku yüzünden farz namazı vaktinde kılamayan kimsenin, bunu daha sonra kaza etmesi gerekir. Hadiste şöyle buyurulmuştur: “Bir namazı uyku veya unutma sebebiyle vaktinde kılamayan kimse, onu hatırladığı zaman kılsın.” [10] Sarhoş olan kimsenin de vaktinde kılamadığı farz namazı kaza etmesi gereklidir.

Âdetli veya loğusa olan kadınların bu süre içindeki namazları düşer. Bunları daha sonra kaza etmeleri gerekmez. Hatta loğusalık hâli; vurma, ilâç ve benzeri etkilerle, düşük yapma sonucunda olsa da hüküm değişmez.

Namazın farz olmasına engel teşkil eden yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, âdetli olma ve loğusalık hâli gibi özürler bir namaz vaktinin içinde ortadan kalksa, temizlendikten sonra bu namazın kılınması gerekir. Ancak akıl hastalığı, âdetli olma veya loğusalık gibi özürler, bir namaz vakti içinde, namaz kılacak kadar bir süre geçtikten sonra ortaya çıksa, bu namaz o kimseye farz olmaz. Çünkü namazın farz olma sebebi, namazın edasının bitişik olduğu vakittir. Kişi namazını ilk vakitte eda etmezse, bir farz namaz sığacak kadar olan son vakitte edası artık kesinleşmiş olur. Çünkü bu vakit farzlığın sebebidir. Son vakitte özür ortaya çıkınca da farz düşmüş olur. Hanefîler dışındaki çoğunluğa göre ise, bu özürler namaz vakti içinde meydana gelirse, eğer vaktin başında temizlikle birlikte namaz kılacak kadar bir süre geçmişse, bu namazın kazası gerekir.[11]

Dipnotlar:

[1] Enfâl, 8/38. [2] A. İbn Hanbel, IV, 199, 204, 205. [3] Furkân, 25/23. [4] Müslim, İmân, 194, 195, 196; İbn Hanbel, III, 402. [5] Şevkânî, Neylü’l-Evtâr, I, 300. [6] Buhârî, Talak, 11, Hudûd, 22; Ebû Dâvud, Hudûd, 17; Tirmizî, Hudûd, 1. [7] Ebû Dâvud, Salât, 26; İbn Hanbel, II, 180, 187. [8] Tâhâ, 20/132. [9] Tahrîm, 66/6. [10] Ebû Dâvud, Salât, 11; İbn Mâce, Salât, 10; Nesâî, Mevâkît, 53 [11] M. Ebû Zehra, Usûlü’l-Fıkh, s. 31, 32, 56 vd; Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslâm Hukuku, İstanbul 1983, s. 122 vd; Zühaylî, age, I, 567, 568

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam İlmihali, Erkam Yayınları

KAYNAK :
https://www.islamveihsan.com/namazin-farz-olmasinin-sartlari.html

İçeriği Oyla
E-bültene Abone Ol Merak etmeyin. Spam yapmayacağız.

İlgili Yazılar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hızlı yorum için giriş yapın.

Başka Yazı Yok

Giriş Yap

VEYA
close

Subscribe